27 Temmuz 2009 Pazartesi

YARGI CUMHURİYETİNE KARŞI, HUKUK DEVLETİ!






Türkiye hızla bir “yargıcı” cumhuriyetine dönüşmektedir.

Normal ülkelerde olduğu gibi hukuk devletinin öncelendiği bir yönetim şeklini savunmak yerine, uzunca bir süredir yargıcıların yasama ve yürütmeye de müdahil olduğu ve ideolojik düşüncelerini bu alanlara yansıttıkları bilinmektedir.



“Yargı Bağımsızlığı” klişe’sinin arkasına saklanarak çoğu zaman millet iradesini saf dışı etmeye çalışan ve bunda da bugüne kadar başarılı olan söz konusu yapılanma yargı bağımsızlığının önündeki en büyük engeldir.

Bulunduğu konumu, hukuki niteliğine değil, ideolojik niceliğine borçlu olan ve saltanatını devam ettirebilmek için ideolojik niceliğin hakkını vermeye çalışan, bunu yapabilmek içinde hukuk devleti kuramını yerle bir edebilen yargıcıları istemiyoruz.



Devam etmekte olan bir yargılama sürecine müdahil olan, müdahil olduğu davada yargılanan sanıklarla birlikte çekilmiş fotoğrafları gazetelerde yayınlanan ve sadece bu nedenle istifa etmesi gerekirken, soruşturmayı sürdüren savcıları görevden almaya çalışan yargıcıları ve bu yargıcılar ile aynı çizgiyi koruyan diğer yargıcıları onurlu bir davranış sergilemeye ve istifa etmeye çağırıyoruz.



Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeleri “yargı bağımsızlığı”na gerçekten inanıyorlarsa, “yargı bağımsızlığı” siyasi iktidarları köşeye sıkıştırmak için kullanılan siyasi ve ideolojik bir argüman değilse HSYK, Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılar üzerinde Demokles’in kılıcı gibi sallanmaktan vazgeçmelidir.

Hiçbir yargıcının, sürdürülen bir soruşturmada sanıkların avukatlığını üstlenmesine de gerek yoktur.

Kaldı ki İttihat ve Terakki örgütü görünümlü bir siyasi parti zaten Ergenekon örgütünün avukatlığını gönüllü olarak yapmaktadır.

Yargıcıların bu siyasi hareketle bağlantılıymış hissi veren yaklaşım ve tutumları tarafsızlıklarına ve bağımsızlıklarına gölge düşürebilecektir.

Yargıcılar bu siyasi partinin yandaşı değillerse ve hukukun üstünlüğüne inanıyorlarsa sanıklar kendi yakınları bile olsa soruşturmaya hukukçu gözüyle yaklaşmak zorundadırlar.

Yargıcıların soruşturmaya ve soruşturmayı sürdüren savcılara yaklaşımı bu yönde değilse kendilerinin bağımsızlığı ve tarafsızlığı ortadan kalktığından istifa etmeleri elzemdir.

İstifa eden yargıcıların yerine en az onlar kadar tarafsız ve en az onlar kadar bağımsız yargıcıların atanacağından kimsenin şüphesi yoktur. 27.07.2009



Üstün BOL

Mazlumder Ankara Şube Başkanı

1 yorum:

Sami G�ren dedi ki...

UYARIYORUZ...
Mazlumder Ankara Şubesi, basın açıklaması yaparak, üye Ali Suat Ertosun'u istifaya davet etmiş...
İstifa onurlu kişilerin yapabileceği bir iştir...
Onurdan nasibi olmayan kişilerden istifa beklemek ham hayal olur...
Hem istifa etse bile; kanına girdiği mazlumların, çevirdiği dolapların hesabı SORULMAYACAK MI?...
Ertosun vd kararnamede muradına ermedi diye ONLARI AF MI EDELİM, HESAP SORMAYALIM MI?...
Bu devletin ve AKP Hükümetinin gücü; FERHAT SARIKAYALARA, SACİT KAYASULARA MI YETİYOR?...
Buradan hükümeti ve Adalet Bakanının uyarıyoruz; SAKIN HA "KARARNAME BİZİM İSTEDİĞİMİZ ŞEKİLDE ÇIKTI" DİYEREK, KAMUOYUNU UYUTMAYA KALKIŞMAYIN...
Yine buradan kamuoyuna da sesleniyorum; SAKIN HA, GEVŞEKLİK GÖSTERİP TE ERTOSUNLARIN, HSYK'NIN, YARSAV'IN, ERGENEKONUN, ONLARIN HAMİSİ VE AVUKATI CHP'NİN PEŞİNİ BIRAKMAYIN.....

tagore